Ahlen  Şehri -  Stadt  Ahlen

 

 

Ahlen Şehri ve Belediye Başkanları

 

Altmış bin civarında bir şehir başta Türkler olmak üzere birçok milliyeti bir arada, bağrında barındıran, her ne kadar Türkler kendi kabuğuna çekilse de barışçıl yaşayan Ahlenliler…… ve belediye başkanları „Benedikt Ruhmöller“………….

 

Elli seneye yakın bir zamandır Ahlen Şehrinde yaşayan Türkler ahlenleşmiş, torun sahibi olmuş, torunları evlenmeye başlamış ,Türk Zihniyeti ile çalışmış-çabalamışlar ve gün geçtikçe yavaş yavaş dökülmeye başlayan birinci nesil Türkler……

 

Zaman acımasızcasına insanlarımızı yıpratmış, „ha döndüm, ha döneceğim, şunu da yapayım, bunu da yapayım, ülkemdeki akrabalarıma yardım eli uzatayım, ülkesinde de çoğunluk acımasızca horlanmış, bazan dolandırılmış, gurbetçiler diyerek duyguları sömürülmüş, artık kendi vatanında yabancılaşmış gurbetçi konumuna düşmüş….daha niceleri niceleri….zavallı biz Ahlenli Türkler……“

 

Zaman akışı içinde insanlarımız yavaş yavaş kendi yerlerini belirlemeye başlamış ve derneklerde bir araya gelerek kendilerini ifade etmenin arayışı içine girmişlerdir. Son yıllarda bir araya gelme ; düğünlerde, mevlütlerde ve özellikle camilerde, diğer cemaatlerin ibadet yerleri derneklerde gerçekleşmeye başlamıştır.

 

Bir yandan kaybolma – yokolma duygugusu diğer yandan dil ve dinin arkadan gelen nesillere öğretilmesi ailelerin asli görevi olmuştur. Buraya kadar kısaca ve basit olarak insanlarımızın yaşadıkları psikolojik ve sosyolojik durumlarını anlatmaya çalıştım…….

 

Asıl konu belediye başkanlarının insanlarımızla olan yakın ve sıcak ilişkileri.Ülkemizden buraya çalışmak üzere gelen insanlarımız ben dahil, resmi dairelerde ve politikacıların karşısında el-pençe durarak, zoraki saygı gösterek yetiştik, bu alışkanlık hala devam etmektedir. Saygı ve sevgi insana mahsus olup içinden geldiği gibi karşısındakine bu davranışını göstermelidir. Ancak saygı menfii olarak ön plana çıkarılırsa kişide karakter kayıbı olacaktır, dilenmeler, insan alıp satmalar ve güvensizlikler artacaktır, zaten yaşıyoruz da…..

 

Her ülkenin kendine özgü etik kültürü, alışkanlıkları vardır ama evrensel olan değerler herkesce kabul görmelidir.Türk ve Alman toplumları zaman zaman iç içe, çoğunlukla da iki parelel toplum olarak gelişimini sürdürüyor. Tehlikeli olananı ; parelel toplumların oluşması. Bütün bu durumların bilindiğini sanıyorum Alman siyasilerince.

 

Belediye başkanları ve halen görevde bulunan belediye başkanı Benedikt Ruhmöller’i birçok kez ve değişik ortamlarda yaşadım. İster istemez ülkemizdeki başkanlarla kıyaslıyorum ve her zaman da diyorum : „ Neden bizim belediye başkanlarımızla yolda sokakta, veya herhangi bir ortamda karşılaşamıyorum, tabii olarak konuşamıyorum ve benzeri günlük yaşantımızdaki olaylar…….. „

 

Gerek kişisel gerekse de Türk Dernekleri ( Ahlen Şehrinde DITIB ve bir şubesi, Medrese ve diğer dini derneklerde insanlarımız ibadetlerini rahatça yapabiliyorlar, bildiğim kadarı ile Alman tarafından bir sorun yaşamıyorlar. Hatta belediye başkanı zaman zaman ziyaretlerde bulunarak ilgisini de göstermiş oluyor. Aynı zamanda dernek yönetim kurulları, tek kişiler de rahatça belediyeyi ziyaret ederek iyi niyetlerini göstermiş oluyorlar. Diyalog güzel bir şeydir, diyalog olursa varolan sorunların çözümünün ilk adımıdır.

 

Ben de defalarca değişik ortamlarda, Hobi Bahçeleri Dernekleri toplantılarında, çalışmış olduğum ilk ve ortaokullarda belediye başkanımızın toplantılara katıldığını yaşadım. Toplantı saati kaç ise hiç kimseyi bekletmemeksizin gelip konuşmasını yapmıştır, ne gelirken ne de giderken yanında bir sürü koruması veya başka insanlar olmuştur. Gelir, sırası gelince konuşmasını yapar ve geldiği gibi sessizce de gider, çoğunluk bir başka ortamda toplantısı-konuşması vardır. Zamanı olursa orada bulunan insanlarla senli-benli konuşur, sohbet eder. Böylece insanlar da kendisine bir değer verildiğinin bilincini yaşar. Bu nedenlerden dolayıdır ki buna benzer durumlar „neden bizim ülkemizde yaşanamıyor „ diye kendi kendime sorar dururum. Bence büyüklük ; insanları sevebilmek, sayabilmek, onlara değer verebilmek ama hiçbir zaman „ben şuyum-buyum“ diye büyüklenmemek……..

 

Her insan bir değerdir, yaradılmış varlıktır…….

 

Birçok değişik kültürü bizler burada yaşadık, yaşıyoruz ve daha da yaşanacaktır. Her ne kadar bazı kesimlerce “Türk” olarak dışlansak da dairelerde, iş yerlerinde herhangi bir iş yaptırmak için gittiğimizde işin bir an evvel bitmesi için görevliler uğraşıyor, bugün git de yarı gel anlayışını yaşamıyoruz, hatta bazan bizlerden bağıranlar bile olsa……

 

Bütün bu yaşadıklarımı anlatırken izinlerimdeki bazı yaşadıklarım gözümün önüne geliyor, her iki ülkede de yaşadıklarımızı kıyaslamamak elde olmuyor. Benim gözlemleyebildiğim kadarıyla, doğrulunu iddia etmiyorum ; bir tarafta insanlarımız nazikane konuşuyor, aynı zamanda da aynı ağız „ ağıza alınmayacak „ kadar ağır sözler de sarfedebiliyor. Adeta toplumda insani ilişkiler gelişirken bir yandan da aşırı istek ve arzular, egoistlik, hırs bir hastalık gibi almış başını gidiyor. Kanı sıcak bir toplum, kaynaşkan ama aynı zamanda da bir anda soğuk olabilen insanlarımız. Bir anda basit ve küçük meselelerden ötürü bir yangın misali büyüyen kavgalar, sonucu her iki taraf için de acı olan olaylar. Günlük olarak hep okuyoruz veya haberlerde görüyoruz. Zaman o kadar çabuk değişiyor ki takip etmek, uyabilmek kolay değil, insanları kestirmek zorlaşır oldu. Bir nevi sanki sonsuz bir doyumsuzluğun sonucu………………….

 

Mustafa Dumlu

 

 

 

Ditib Ahlen ulu Camii Çanakkale ve Mehmet Akif Ersoy

Almanya’da geçen otuz yılda edindiğim izlenimlerim,gözlemlerim

Almanya ve Türkiye’de Eğitim Sistemi Üzerine

Ahlen Şehri

Roland Ortaokul Öğrencilerimle Tiyatro Çalışmalarım (Yaşadığım bir anım)

Avrupada Türk Fobisi, Türklerin Kabul Görülmemezliği

Avrupada Türkiye’yi Yaşamak, Avrupalıların Gözüyle Türkiye

Bugün Bayram (siir)

Türklerin Avrupadaki Bugünkü Durumu

Ahlen Şehrinde Türklerin İyi ve Kötü Günlerini Paylaşması

Almanya’da Türk Çocuklarının Eğitim ve Dil Sorunları

Bir Tarafta Kaybolma Korkusu İle Yaşayan Nesil,Öbür Tarafta Ebedi Hayatı Nerede Noktalayacağı

Sınıf Gezileri, Winterberg-Almanya

DİTİB - AHLEN ULU CAMİ-İ

Avrupa Birliği-Avrupa Ekonomik Topluluğu ve Türkiye

Avrupa Eğitim Sisteminde Dindersleri

Yabancı Düşmanlığı Üzerine (Türkler)

Bir Kurban Bayramına Daha Yaklaşırken, (siir)

Dilimizin Doğru Konuşulması ve Arındırılması

Bayramın İkinci Günü, Gözler Hala Yollarda (siir)

Anadilim Türkçe (siir)

Ahlen – Roland – Beckum Şehirleri - „ Türk Öğretmenim „

Bir Cuma Namazı AHLEN ( DİTİB )

Ahlen Şehrinde Türk Düğünleri

Biz Türkler

Bir Otuz Yıl da Ahlen’de…….

Meslek Eğitiminin Önemi, Almanya’da ve Ülkemizde Meslek Eğitimi

Birer Birer Dökülürken…………

Bir Iftar Aksami-DITIB Ahlen Sehri

Ahlen,1 mart 2014 Ahlenli Türkler

Ahlen,25 ocak 2015-orhan danismaz adina

Aramızdan Ayrılanlar,fikriye akin,15.1.2015

 

 

 

 

 

 

 

 

 

Please publish modules in offcanvas position.