Ahlen, 06.03.2009
Hafta Sonları Ereğli’de Sinemaya Gitme
Hafta sonları İvriz’de hayat,canlı ve hareketli geçerdi.
Haftalık temizlik,sporu sevenler için bizzat sporla meşgul olma,sakin sakin okulun çevresinde gezinme,kitap okuma ve daha benzerleri.
Televizyon ve radyo imkanlarının olmaması,okulun şehir sınırları dışında olması biz öğrencileri sportif faaliyetlere,kitap okumaya,yetenekleri geliştirici yönlere zorluyordu ve de iyi oluyordu.
Tabii olarak Ereğli’ye sinemaya gitmek hepimizin arzusu idi.Ama maddiyati gerektiren bir arzu.Dolmuşlarla önce şehre inilir,şehir içinde guruplar halinde gezilir,elbiselerimiz hep aynı renk ve dikiş olduğu için Ereğli’de : „İvrizliler gelmiş yine „şeklinde konuşmaları zaman zaman duyardık.
Yetmişli yıllarda Ereğli’de üç tane sinema vardı.İstasyon Caddesi üzerinde Atlas Sineması,Üçgöz Yolu üzerinde Ceryan Sineması ve Ereğli Sümerbank’a ait Sümer Sineması.
Yabancı filmleri Sümer Sinemasında izleyebilirdik.
Bu üç sinemada da ,öğleden sonra ve akşam olmak üzere günde ikişer kez film gösterilirdi.Hemen hemen bütün gün sinemalardan sevilen müzikler gayet sesli olarak dinlenebilirdi ve böylece insanların sinemaya gitme dürtüleri daha fazla dürtülmüş olurdu.
Yemek işi en basitti.Yarım ekmek ve arasına acılı bolca çemen,keyfimize diyecek yoktu.Bildiğim ve gördüğüm kadarı ile sinemalar tıklım tıklım dolardı.Genellikle aileli olanlarla bekarlar ayrı yerlere oturtulurdu.Taşkınlıklar pek yaşanmazdı.Sinema kültürü dedikleri şey herhalde bu olmalı.
Cumartesi gece matinasından sonra hazır sinemanın önünde bekleyen dolmuşlara binilerek geri okula dönülürdü ama dokuz kişilik dolmuşlara otuz kişiye kadar binme imkanı vardı.Sigara ısmarlayanların sigaraları da unutulmazdı.Tek korku,okula geldiğimizde bazan öğretmenler sigara araması yapardı.Sigaraların gittiği bir yana duruma göre çeşitli cezaların verilmesi korkulu rüyamızdı.
Bana gelince,maddi olanaksızlarımdan dolayı hemen hemen bu ortamı hiç yaşayamadım,üzülürdüm elbette,hatta ezikliğini çok yaşadım da.Hafta sonları okuldan izin alarak, yatılı olarak evimize gider ve üzerime düşen işleri yapmaya çalışırdım.
Hafta sonları ve öğleden sonraları okulumuzda futbol başta olmak üzere basket ve veleybol çok oynanırdı.Bu nedenledir ki okulumuzun takımları,ekipleri çok güçlüydü.Büyük yetenekli Beden Eğitimi Hocamız Nihat Gündüz,okulumuzun adını Ereğli’de haklı olarak her zaman pozitif olarak duyururdu.
Bedensel faaliyetlerin yanısıra zihinsel faaliyetler olarak da oldukça ileri sıralardaydık.
Özlemle anımsadığım o günler………………………….
Mustafa Dumlu