Ahlen, 13.03.2009

Pınarönü

 

Pınarönü,pınarönü……………………………………………………………………………….Neleri,kimleri çağrışım yaptırır bu kelime,kimlerin anısı yok ki,neler yaşanmış,kısacası anısı olmayan yoktur Pınarönünde.

 

Her kim bu ismi vermişse bu ismi,çok isabetli ve öz Türkçe bir kelimedir.Belki yüz,belki de iki yüz seneden beri bu isimle Pınarönü bizlerle yaşıyor bu isimle.

 

En güzel olan tarafı,köyün en yukarı kısmında yaşayanlar da b usu ile susuzluğunu giderdi,en aşağıda oturanlar da.Köyden bahçelere giderken de,bahçelerden köye gelirken de Pınarönüne çoğunluk uğramışızdır.

 

Saz aylarında,o kavurucu kuru sıcakta,cami önünden itibaren köyün güney istikametine,sağı-solu evlerrin arasından yol kenarında evlerinin önünde oturan genç-yaşlı insanlarla konuşa konuşa köyün son elerine kadar gelirsiniz,sanki bir tepenin başındasınız,yokuş aşağı devam  edersiniz ama ne yokuş.Hem yokuş aşağı hem de yokuş yukarı,o yükü ile eşeklerin halini görün,  (burada belirtmeliyim ki bizim köyün olmazsa olmazlarından birisi,hemen hemen her evin bir eşeğe ihtiyacı vardır) ,150-200 metre sonra nihayet düzlüğe erişirsiniz,rahat bir nefes aldıktan sonra hafif kıvrımlı yollardan sonra tekrar tam keskinvirajdan sağa yönelirsiniz,sağınız-solunuz hep ağaçlıktır ve nihayet Pınarönünün ilk köpsünün üzerindesiniz ve sizin de üzerinizde ceviz,selvi kiraz ağaçlarının serin gölgesinin keyfini,aynı zamanda Pınarönüne gelmişliğinizin zevkini tadarsınız.

 

Birkaç adımınızdan sonra sağ tarafınızda kalan,Pınarönüne adını veren PlNARl görürsünüz.Hemen hemen toprak zemin seviyesinde bıkmadan,bitmeden,usanmadan akan pınarın suyunun hiç kesildiğini hatırlamıyorum.Gayet soğuk,baktıkça insanın içini ferahlatan pınarın nice sevgililere şahitliği olmuştur.Sıcak yaz günlerinde,suyuna soğuması için bıraktığınız salkım salkım üzümlerin,kirazın,kavun ve karpuzun tadına bir tat daha katar o pınarın suyu.

 

Pınarönü ; batısı, baharları çağlayan,yazları sakin ve hüzünlü akışıyla çay ile,doğusu bahçelerle çevrili,değişik ağaçlarla süslenmiş,ortasından yol olduğu fazla belli olmayan yol ile girişi olduğu gibi çıkışı da yol ile devam eder ve ortasında küçücük gölü ile oval şeklinde bir büyük tencere görünümü arzeder.Çayırlıktır,o yaz sıcaklarında yemekten veya yorgunluktan sonra üzerine uzanıp biraz kestirmek,lüks parklardan daha bir lükslük arzeder.

 

Binlerce misafir ağırlanmıştır,yüzler kez yenilip içilmiştir.Ama bir şey hiç yaşanmamıştır : Kavga……….Bununla bütün köylümüz ne kadar övünse yeridir.Bu son cümlemle köylü olmamıza rağmen çok medeni olduğumuzu haklı olarak söylemek istiyorum.

 

Pınarönü,Pınarönü,sen nelere şahit olmadın ki………………………..

 

Mustafa Dumlu

Please publish modules in offcanvas position.