Ahlen, 31.07.2009
Gaybi Köyü ve Durlaz (Yıldızlı) Köyü İlişkileri
Gaybi Köyü ile Durlaz (Yıldızlı) Köyü’nün ilişkileri oldum olası hep iyi olmuştur.Ben de özelinde Durlazlıları daha çok severim. Bu nedenle „Yıldızlı „ Köyü yerine eski adı Durlaz olarak söyleyeceğim. Durlaz’lılar beni bu nedenle hoş görsünler.
Köyümüzle sınırı olan Durlaz Köyü’nün Gulam Mevkisindeki bağ ve bahçeleri iç içedir.Aynı şekilde Topaktaş Mevkisindeki bahçeler, tarlalar iç içe sayılır.Gerek Topaktaştaki bahçelerin suyu, gerekse Gulam’daki bahçelerin suyu bizim köyden gelen su ile sulanır.Bildiğim kadarı ile su yüzünden bir anlaşmamazlık olmamıştır.Ufak tefek su kesenler olsa da Durlaz’dan köyümüze kahveye gelerek konuşulmuş, sorun giderilmiştir.
Bizim Gulam’daki bağımız Durlaz’ın sınırlar içindedir, benim çocukluğum ve gençliğim bu bağımızda geçmiş olup Durlaz’ı da kendi köyüm gibi görmüşümdür.Bu nedenle köye olan yakınlığım daha da fazladır.Altmışlı yıllarda bağlara iki-üç aylığına göçmek adetti, biz daha da fazla kalırdık, zaten bağımız Durlaz’a çok yakındı, bu nedenle de ilişkilerimiz fazla olurdu.
Özkubatlardan yanılmıyorsam Çopur Ahmet derlerdi, babam rahmetli ile çok iyi anlaşırlardı, akşamları anam ve babam onlara oturmaya giderlerdi, biz de bağ çardağında otururduk.Ablam ile kızları da iyi anlaşırlardı, böylece olan ilişkiler hiç bozulmadı. Bağımızdan satmak üzere meyve, sebze o gün için satılacak ne varsa köyümüze değil, Durlaz’a götürür, eğer yükün beklemesi gerekiyorsa Ahmet Dayıların evinde bekletirdik.
Bizim köye Gulam’dan eşekle bir kere yük götürünceye kadar Durlaz’a tam altı kez götürebilirdim.Ayrıca bizim için ikinci bir avantaj ; yokuşu yoktu, Oysa bizim köye varana kadar iki yokuşu o eşekler nasıl çıkardı, hallerini görmek lazımdı.Ben çok yükümüzü (elma,üzüm, beyaz kiraz) Durlaz’dan gerek dolmuşla, gerekse yaylı arabalarla Ereğli’ye hale götürdüm.Gulam tarafına göre köyün ilk girişindeki evin yanına yükü yıkar tekrar gider, böylece bütün yükümüzü oraya taşırdım, hiç kimseden zarar görmedik, kimse dokunup zarar vermezdi. Ne kadar medeni bir güven, anlayış. Bugün olarak düşünecek olursak, yere yıkılanı kaldırmak yerine, ayağa kalkmadan birşeyler araklamak normalleşti. Bu sözümün Durlaz Köyü ile hiç alakası yok, bir genellemedir sözüm.
Durlazlılar benim indimde çok medeni insanlar, kadınıyla, erkeğiyle, çocuğuyla.Köy insanlarının tahsil durumunu bizim köyle kıyaslamıyacağım, bir yarış, iddia konusu olsun istemem. Ancak, Durlaz, Türkiye genelinde tahsil durumu, köylere kıyaslama ile en ön sıralarda diyebilirim. Belki bu nedenledir ki insanları gayet sosyal, çocuklarıyla da, kadınlarıyla da rahat konuşabilirsin.Ben zamanında kendim yaşadığım için yazıyorum, düşündüğümü değil.
Yakınlığımın ikinci nedeni, ben İvriz İlköğretmen Okuluna giderken maalesef bizim köyden tek bendim, Durlaz’lan sadece aynı ve parelel sınıflarda ; iki İbrahim, bacılar Havva ve Fatma, Halit, Hatice ve birkaç arkadaş daha vardı, adlarını hatırlayamadım, bu kadar öğrenci okula geliyordu. Ayrıca alt ve üst sınıflarda daha birçok öğrencisi vardı. Sonuç olarak öyle zannediyorum ki Durlaz’dan daha çok öğretmen yetişti.
Bilmiyorum neden, Durlaz’lı arkadaşlar beni severlerdi, köyümüzden yalnız olduğum için mi, küçük boylu, ufacık tıfıl olduğum için mi, beni bir kardeş gibi gördüler, muamele ettiler. Bu nedenlerden dolayı benim sevgim de Durlaz’a bir müstesnadır.
Yaz aylarında bazan biz köyümüzden Durlaz’a gençler olarak kahveye sohbete giderdik, bazan onlar bizim köye gelirlerdi. Zaten yakın akraba bağları da vardı, rahmetlik Topal Neşet Dayı’nın o güleç yüzünü hiç unutamam, epey muhtarlık yaptı, gençler pek severdi, düğünlerde gençlere eşlik ettiği çok olmuştur. Bizim köyden ben emsallerimin hepsi gayet iyi tanırlar onu. Düğün masalarında çok sohbetlerini dinledik.Düğün demişken, düğünlerimizde isteyenler alkol alabilirdi, dışarıdan misafir geldiğinde gerektiğince ağırlanır, ikramlarda bulunurduk.Bizim köyün misafirperverliğine diyecek yoktur.Bunu Dedeköylüleri de, Durlazlıları da bilirler.Alkol alınsın veya alınmasın, hiçbir düğünde istisnasız söylüyorum, en ufak bir sürtüşme, kafa tutma olayları yaşanmamıştır.
Durlaz denince „Karamanlardan“ söz etmemek olamaz.Mehmet Karaman’ın köyümüze geldiği çok olmuştur.Çok sevilen bir hocamız, abimizdi.
Yerleşim olarak bizim köye göre Durlaz, ovalık da denebilir.Köyden Ereğli istikametine doğru meyilli olan arazi, İvriz Yolundan itibaren düzlüğe erişir, kıymetli arazileri olup çok çalışkan insanları vardır.Ekonomik olarak civar köylerden, belki de Ereğli’nin köylerinden en zenginidir. Beyaz Kiraz bizim köyde de olup Durlaz’ın oldukça fazla beyaz kirazı vardır.Yurtdışına fazla insanı göç etmemiştir.Köyde okumuşlarının fazla olması ve ekonomik yönden fazla ihtiyaç duymamaları, yurtdışını pek aratmamıştır.
Son yıllarını bilmiyorum.Benim anlattıklarım, seksenli yıllara kadar olan genel durumudur.
Mustafa Dumlu