Ahlen, 08.02.2010
Köyümüzde Muhtarlık Hizmeti Verenler
Köy muhtarlıklarının sorumlulukları görev alanları ilginçtir. Zaman zaman birçok köy muhtarlık seçimleri kavgalı geçer. Bizim köyümüzde benzer bir olay ben beni bildim bileli hiç yaşamadım. Bu yönümüzle köyümüzle gurur duyabiliriz.
Benim aklımın erdiği günlerde köy muhtarımız Ahmet Kara idi ve lakabı ile Karağillerin Ahmed olarak anılırdı, muhteşem bir muhtarlık dönemi yaşanmıştır köyümüzde. Daha önce Ese Dayım ( Çayan Ese olarak anılır ) muhtarlık yapmış ve onun dönemi de hep anılırdı çocukluğumda.
Ahmet Emmim gözü pek, sert ve sözünün adamıydı, dediğini her ne pahasına olursa olsun yapardı. Ayırım yapmaz, eş-dost-akraba demez görevine sadık biri olarak çalışırdı rahmetlik.Kardeşlerinin en küçükleri ama en sertleriydi. Kaç dönem muhtarlık yaptı onu bilmiyorum, ama babamın birinci azalık dönemindeki muhtarlığını iyi bilirim, babam rahmetlik ile iyi anlaşırlardı, zaten karakterleri de benzerdi biribirinin karakterlerine.
Köyde sevildiğini de bilirim sert yapısına rağmen. Zamanın köy gençleri aslında benden daha iyi bilirler. Bir başka yazımda döneminden biraz bahsettmiştim, kumar-tombala oynama yüzünden başta kendi oğlunu dövdüğüne ben şahidim. Köyde kumar, tombala ve benzeri oyunlar yasaklanmıştı, evlerde oynarlardı. Ölümüne bütün köyümüz halkı üzülmüştü, acı bir ölümü olmuştu, bu yüzden yazmaya elim varmıyor.
Köy olmasına rağmen köyümüzden epeyce bir sayıda kazadan ölenlerimiz olmuştur. Sırasını tam olarak blmiyorum ama uzun süreli olarak Ali Rıza Biçer, Mehmet Emin Efe ve Adem Sümer ( (lakabı ile Gara Adem ) muhtarlık yapmışlardır.
Bunlardan başka Cafer Özavcı halen hayatta, Bilal Mucuk hayatta, Ali Kara hayatta, en son Adnan Dumlu ve halen muhtarlık görevini sürdürüyor.
Muhtarlık seçimlerinde zaman zaman iddia olsa da sonuçta anlaşma yolunu tercih eden muhtar adayları köyde ikilik olmasına da meydan vermezler. Köyün bütün sorunları köy kahvesinde bazan ateşli ve hummalı konuşmalarla çözülmeye çalışılır.
Benim aklımda iyi bir intiba olarak muhtarlarımızın iyi veya kötü, hangi konuda olursa olsun, olan sorunları çözmeye çalışmışlardır. Mutlaka onların da eksik ve hataları olmuştur. İyi olan tarafı, köycülük anlayışı çerçevesinde sorunların üzerine gitmişlerdir. Bu meyanda en çok kullanılan cümlecikler :
Hepimiz bu köyün insanıyız,
Yapmayın, etmeyin, yarın yine yüzyüze bakacağız,
Ayıp, olmaz öyle şey,
Elalem var, ne derler, ve benzeri konuşmalar.
Buna benzer konuşmalarla köylümüz insanları karşılıklı olarak birbirlerini yatıştırmaya çalışmışlardır ve başarılı da olunmuştur. Günümüzde benzeri tartışmalar büyük yerleşim birimlerinde yaşanırsa maalesef kavga tütüyor, adeta insanlar olan sıkıntılarını birbirinden çıkarmaya gayret ediyor, sanki çatacak yer arıyor.
Maddiyatın bu kadar ön plana çıktığı günümüzde manevi değerler yok olmak üzere, sonucu olarak değer yargıları ekonomik oluyor. İnsanlarımızı kapital, sermaye o kadar kötü bir tüketime hazırladı, öyle bir noktaya getirdi ki manevi değerlere gönlümüzde hiç yer kalmadı.
Toleansı hiç sorma !!!....
Mustafa Dumlu