Ahlen, 04.09.2009
Sarhoşlar….Sarhoşluklar
Kimileri içmeden sarhoş gezer, kimileri de içerek….
Gençlik yıllarıdır, bir şekilde kendini göstereceksin.Gurup tam tekmil, dünya sanki bizim, kim çıkabilir ki önüne arkadaşından başka.
Kafadarlar hep bir arada, rüyalar, hülyalar, geleceğin hayali, tanımadığın yerlerin tanımı. Sohbetler koyudur, anlatmakla bitmez.Hele o dolmuşla özel olarak akşamları Ereğli’ye inmeler, gidip gelirken dolmuşun bozuk da olsa plaklarını zevkle dinlemeler.Arkadaşların adlarını burada belirtmek istemiyorum ama ne güzel anlaşırdık, o kadar içmeler, sarhoşluklara rağmen.
Her çocuk, her genç kendi deneyimlerini yaşamalı, yaşamalı ki olgunlaşabilsin, yaşamalı ki genç nesili daha iyi anlayabilsin, yaşamalı ki olgunluk devresinde meyveler verebilsin ve çevresine faydaları dokunabilsin.Bir insan bence ot gibi olmamalı, ot derken mecazi anlamını kastediyorum. Ot deyip geçmeyin, herşeyden önce ot; yeryüzünün örtüsüdür, toprağı korur, doğada monotonluğu bozar, hayvanlar için en iyi bir temel gıdadır.
Ot ile saman arasında çok fark vardır.Hayvancılıkla uğraşanlar otun kıymetini iyi bilirler.Yonca da bi rot çeşididir, ekimiyle ota nazaran daha fazla verim alınır.Ben çocukluğumda ve gençliğimde ineklerimiz için çok ot yoldum, hem de otu bol olan andallar, yerler daha da sevimli görünürdü gözüme.
İnsanoğlu öğrenme merakı içindeyse yaşamının her anında birşeyler öğrenebilir, yeter ki yaptığı işi bilsin ve öğrenmek istesin.Genliğimizde köyümüzde iyi anlaşabildiğimiz iyi bir gurubumuz vardı.Çok içmişliğimiz, sarhoşluklarımız oldu.Bunu öğünmek için yazmıyorum, sadece o anlarımızı, iyi veya eksik yönerimizi geriye dönüp irdelemek için yazıyorum.
Biz içtiğimizi (alkol aldığımızı ) biliyorduk, yani alkolin insanı psikolojik ve biyolojik olarak ne derecede etkileyeceğini, etkilediğini bilerek.Taşkınlıklar yapmadık mı ? Hem de ne kadar, paramız harcanmadı mı ? Fazlasıyla.
Biz sarhoşluğumuzu biliyorduk, hem alkol aldığımız anda hem de ertesi günü.Daha konu-komşu, eş-dost, büyük-küçük bizden şikayetlenmeden biz kendimizi eleştirerek öz eleştirimizi yapıyorduk.Zaten derdinden içen, içmeden sarhoştu, alkol sadece su yüzüne çıkarıyordu gerçekteki sarhoşluğunu.Keyfinden içenler de; sohbetiyle neşelenerek, bazan içini-derdini dökerek vaktini geçiriyordu.
Bir de içmeden sarhoş olanlar var ki derman yetmez, önü alınmaz, hırslıdır, güçlüdür.Gerçek alkoldan dolayı sarhoş olmadığı için zaten sarhoşluk kelimesinden bile nefret eder, en güçlü silahı da alkol alanları göstererek kendi yaptığı herşeyin legalliğini kabul ettirmeyi çabalar durur.
Bir insan düşünün, sırf alkol aldığından dolayı toplum tarafından kötü ,içkici olarak yargılanır, bütün suçu, günahı alkol almaktır, zararı da kendisinedir.(Alkollü araba kullanmak, alkol alarak suç işleyenleri parantez içinde ayırarak.)
Ama insanlar düşünün, parasıyla namus satın alanlar, etkinliğiyle birkaç kadınla evlenip ayrılananlar, devleti vergiden dolayı dolandıranlar, imam nikahlı eşim diyerek birini alıp diğerini paçavra gibi atanlar, hayırlı bir iş yapıyorum diyerek saf ve temiz müslüman kardeşlerimiz aldatanlar, olan çocuklarının sorumluluğundan kaçanlar, dedikodusuyla insanların arasına nifak tohumları ekerek cinayetlere varan olaylar yaratanlar ve buna benzer çok daha fazla naneler yiyenler ; bütün bu insanlar alkol almıyor diye bir şekilde toplum kabulleniyor, savunması da : „Bunları yapıyorsa dinimizi bilmiyor, yanlış yapıyor.“ diyerek hoşgörebiliyor.
Ben kendi adıma ; eğer bir insan arabobozan ise, kaçakçı ise, dini kalkan kullanarak kadınları bir cinsel varlık olarak kullanırsa ve buna benzeri daha başka örnekleri dahil olmak üzere bu insan isterse her sene hacca gitsin, isterse beş vaktini ona çıkarsın, sadece farz olan bir görevini yapmış ama bana yaramaz.Prensip ; bir vazife yaparken sağı-solu, etrafı yıkmamak, zararlı olmamak.
Son bir örnek olarak ; Avrupada yaşayan müslüman Türk Toplumu, kendi ülkesine güven duymuyor, düzen yok diyor, yalan-dolan çok diyor ve yüzde doksanından fazla alkol Almana güveniyor, o dürüsttür diyor, ondan kötülük gelmez diyor, diyor da diyor…Güven duyduğu insanalar hristiyan ve alkol alan insanlar. Bir çelişki var ama ben ayırtedemiyorum.
Mustafa Dumlu