Ahlen, 04.09.2009

Maske İle Yaşamak – Çelişkilerle Yaşamak

 

Maske, kişinin tanınmaması için özellikle yüz kısmı gizleyen bezden-plastikten veya kartondan bir parça kalıptır.Bu tür maske her zaman kullanılmaz, zaten insanın kendisi de uzun süre bu maskeden rahatsız olacaktır.

 

Asıl maske, insanların içindeki, beynindeki maske olup bu maske ile bir ömür boyu yaşayanlar olduğu gibi bir zaman sonra ya kendisi bu maskeyi kaldırır atar, ya da adamın maskesini düşürürler ve „maskesi düştü artık“ derler.

 

Maskesi ile toplumda yaşayan ve günibirlik beraber olduğumuz, tanıdığımız binlerce insan vardır.Bu insanlarla bilerek konuştuğumuz da vakidir, bilmeyerek de.Akrabalıktan gelen  yakınlık duygusu ile bilerek katlandığımız yakınlarımız olup : „ Ne yapalım, kaldırıp atamıyoruz „ diyerek var olan ilişki devam ettiririz, taa ki „artık çekemiyorum, kaldıramıyorum „ diyene kadar.

 

İnsanlar arasındaki ilişki bir komlekstir, karışıktır, net çizgilerle sınır çizilmemiştir. Bu nedenledir ki bugün iyi dediğimize yarın kötü, işe yaramaz, yaramaz adam deyip geçeriz.Oysa bahsedilen kişinin karakteri, ne olduğu yeni değildir.Belli bir yaşa geldikten sonra insanlar iskelet diye tanımlayabileceğimiz karakterini almıştır, karakteri yerleşmiştir, bir anlamda karakteri kemikleşmiştir.Gerçi derler ; „yedisinde ne ise yetmişinde de odur“ ne derece doğrudur bilemiyorum.

 

Karakter işlenebilir, süslenebilir, pozitif olarak gelişrilebilinir.Her şey doğuştan genler üzeri biz insanlara insanlara geçmez herhalde, yoksa eğitim faktörünün önemi kalmazdı.

 

İnsanların içini gizleyen maskeyi düşürmek meslek işi olup pek kolay olmasa gerek.Suç işleyenler, adi suçlular normal olarak belki tanıdığımız birileridir, maskesi düşürülmediği sürece herşey aynen devam eder, o vatandaş da maskesini kullanmaya devam eder.Bu türden insanların yaşamları çelişkilerle doludur, huzurlu bir yaşamlarının olduğunu sanmıyorum.Sürekli olarak maskesini korumak zorunda olup çelişkileri  de içinde daim depreşecektir.Maskesiz yaşayan insanlar dürüsttür, saftır, yaşamları huzur doludur.Kafasını meşgul edecek bir problemi yoktur, normal günlük yaşamındaki günlük problemler yaşamın seyri içerisinde çözülecektir. Zaten o tür insanlar „saklayacak bir şeyim yok ki gocunayım“ der.

 

Asıl maskeli yaşayanlar, hayatlarını menfaatleri için geçirenlerdir.Bu türden insanlar için insanların değeri yoktur, onlara göre insanlar birer parazitten ibarettir, her bir insan birer dama-santranç taşından ibarettir. En kutsal din olan islamiyeti bile menfii olarak yorumlamaktan kaçınmazlar.Peygamberimiz Hz. Muhammed’in bu dünyadan ayrılmasıyla beraber „Allah ve Din adına „ müslümanları guruplara ayırarak katliamlara varan olaylar yaşanmıştır. Tarihte bunun örnekleri yeteri kadar mevcuttur.Günümüzde guruplaşma daha da artmış olup hala Allah adına din kardeşine tavır alan devletler, devletin idaresine hakim olmak isteyen gurupların varlığını hepimiz bilyoruz.

 

Siyasette bir insan maskeye gerek duyabilir, söz verip de yapamadığı-yapmadığı ve hiç bir zaman da yapmayacağını bile bile vaatler edebilir, oysa islamiyette böyle bir şey sözkonusu olamaz. Dosdoğru, dümdüz, bükülmeyecek kadar dürüst olmak zorunluluğu vardır.Maske gereksiz, zira yaratan zaten herşeyin farkındadır, hiçbir şeyi gizleme, saklama olanağı yoktur.

Mustafa Dumlu

 

 

Please publish modules in offcanvas position.